Başarılı Olmak İçin “Farklı Bakış Açıları Geliştirmeliyiz”

Ada Lovelace, 1815 yılında Londra’da şair bir baba ile matematikçi bir annenin kızı olarak dünyaya geldi. Anne ve babasının aksine, şiir ve matematiğe ayrı ayrı değil, tek bir pencereden bakarak sanatı teknolojiyle birleştirdi. Onun “şiirsel bilim” yaklaşımı, teknolojinin birey ve toplumla ilişkisini incelemesine zemin hazırladı.

O dönemde birçok bilim insanı bilgisayarların yalnızca hesaplama gücüne odaklanırken, Ada çok daha ileri bir görüş geliştirdi. Bilgisayarların yalnızca hesaplama yapmakla kalmayıp, daha geniş bir kapasiteye sahip olabileceğini öne sürdü. Farklı bakış açısı sayesinde tarihe geçen ilk algoritmayı yazdı ve böylece ismi, “ilk yazılımcı” olarak anılmaya başladı.

Ada Lovelace Kimdir?

Asıl adı Augusta Ada Byron olan ve günümüzde Ada Lovelace olarak tanınan Lovelace, İngiliz matematikçi ve yazardı. En çok, Charles Babbage’in geliştirdiği erken dönem mekanik bilgisayar modeli Analitik Makine üzerine yaptığı çalışmalarla bilinir. Bu makine hakkındaki notlarında, bir bilgisayar tarafından işlenmek üzere yazılmış ilk algoritma yer alır. Bu nedenle Ada Lovelace, tarihin ilk bilgisayar programcısı olarak kabul edilir.

Kendini “analizci” ve “metafizikçi” olarak tanımlayan Ada, bilime şiirsel bir yaklaşım getirmiştir. Genç yaşta sergilediği matematiksel yetenekleri sayesinde, İngiliz matematikçi Charles Babbage ile uzun soluklu bir iş birliği ve dostluk kurmuştur. Özellikle Babbage’ın Analitik Makine çalışmaları, Ada’nın ilgi alanıyla doğrudan örtüşmüştür.

1842-1843 yılları arasında, İtalyan mühendis Luigi Menabrea’nın Analitik Makine üzerine yazdığı makaleyi İngilizce’ye çevirmiş, ayrıca bu çeviriye kendi detaylı notlarını eklemiştir. Ada’nın notları, bir bilgisayarın yalnızca hesaplama değil, aynı zamanda çok daha farklı işlevler üstlenebileceğini öne sürmesiyle önem kazanmıştır. Bu yaklaşımı, bilgisayarların toplum ve birey üzerindeki etkilerini tartışmaya açan öncü bir düşünce olarak kabul edilir.

İlk Bilgisayar Programı

1842 yılında Babbage, Turin Üniversitesi’nde Analitik Makine hakkında bir konuşma yaptı. Bu konuşmayı dinleyen genç mühendis Luigi Menabrea, konuyu övgüyle ele alarak bir makale yazdı ve makale 1842’de Bibliothèque Universelle de Genève dergisinde yayımlandı. Babbage’ın yakın arkadaşı Charles Wheatstone, Ada’dan bu makaleyi İngilizce’ye çevirmesini istedi.

Ada yalnızca çeviri yapmakla kalmadı, aynı zamanda kendi yorumlarını ve eklemelerini de notlar halinde ekledi. Babbage’ın önerilerinden de faydalanarak hazırladığı bu notlar, Menabrea’nın makalesinden çok daha kapsamlı bir çalışma haline geldi ve 1843’te Taylor’s Scientific Memoirs dergisinde A.A.L. (Augusta Ada Lovelace) imzasıyla yayımlandı.

Ada’nın notları alfabetik sırayla A’dan G’ye ayrıldı. Özellikle “G Notu”nda, Bernoulli sayılarını hesaplamak için Analitik Makine’nin nasıl kullanılabileceğine dair bir algoritma tanımlandı. Bu, tarihte bir bilgisayar tarafından işlenmesi için uyarlanmış ilk algoritma olarak kabul edilmektedir.

Her ne kadar Analitik Makine hiçbir zaman tamamlanamamış ve Ada’nın yazdığı kod test edilememiş olsa da, bu çalışma bilgisayar bilimleri tarihinin dönüm noktalarından biri olarak görülür. Bu nedenle Ada Lovelace, günümüzde hâlâ “dünyanın ilk bilgisayar programcısı” unvanıyla anılmaktadır.

Bu makale, editör ekibimizin gözetiminde yapay zeka desteğiyle hazırlanmıştır.